https://cocukvemedeniyet.cocukvakfi.org.tr/index.php/CMD/issue/feedÇocuk ve Medeniyet Dergisi2024-12-31T15:25:13+00:00Çocuk ve Medeniyet Dergisicocukvemedeniyet@cocukvakfi.org.trOpen Journal Systems<div class="header-baslik">Çocuk ve Medeniyet Dergisi, Çocuk Vakfı'nın resmi yayın organıdır.</div>https://cocukvemedeniyet.cocukvakfi.org.tr/index.php/CMD/article/view/329Üstün Zekâlı ve Yeteneklilerin Eğitimi2024-07-05T06:54:16+00:00Mine Bilge Bilgibirbilgemine65@gmail.com<p>Bu yazıda, Sylvia B. Rimm, Del Siegle ve Gary A. Daviss editörlüğünde hazırlanan “Education of the Gifted and Talented” isimli kitabın yedinci baskısından Prof. Dr. Mustafa Serdar KÖKSAL tarafından “Üstün Zekâlılar ve Yeteneklilerin Eğitimi” adıyla Türkçe’ye çevrilerek 2022 yılında Nobel Akademik yayıncılık tarafından basılan kitap incelenmektedir.</p>2024-12-30T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 2024 Çocuk ve Medeniyet Dergisihttps://cocukvemedeniyet.cocukvakfi.org.tr/index.php/CMD/article/view/342Türkiye’nin En Büyük Çocuk Ödevi İçin EĞİTİM VE ÖĞRETİM HAREKETİ2024-12-30T21:12:59+00:00Mustafa Ruhi Şirindunyaninenkucukcocugu@hotmail.com<p><strong>Türkiye’nin En Büyük Çocuk Ödevi İçin EĞİTİM VE ÖĞRETİM HAREKETİ</strong></p>2024-12-30T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 2024 https://cocukvemedeniyet.cocukvakfi.org.tr/index.php/CMD/article/view/341Sayı Editörü Sunuşu2024-12-30T20:33:57+00:00Turgay Öntaşturgayontas@gmail.com<p>sunuş</p>2024-12-30T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 2024 https://cocukvemedeniyet.cocukvakfi.org.tr/index.php/CMD/article/view/33421. Yüzyıl Matematik Eğitiminde Yapay Zekâ: Teknolojik Dönüşümde Global Stratejiler2024-12-02T12:07:16+00:00Ezgi Karaezgi_kara90@hotmail.com<p>Dijitalleşme ile yapay zekâ (YZ) teknolojileri hem ülke stratejilerinde hem de eğitim sistemlerinde köklü değişimlere yol açmıştır. 21. yüzyıl becerileri teknolojik dönüşüm perspektifinde tanımlanmış ve bu kapsamda eğitim-öğretim uygulamalarında güncel yaklaşımlara ihtiyaç duyulmuştur. Makalede, tespit edilen bu becerilerde matematik eğitiminin rolü ve önemi incelenmiştir. Ayrıca, matematik eğitiminin bireyleri YZ tabanlı iş gücüne hazırlama ve bilgi tüketicisinden bilgi üreticisine dönüştürme misyonunu desteklemesi için gerekli argümanların sunulması amaçlanmıştır. Araştırma, matematik müfredatlarının YZ üretimi için gerekli temel becerileri kazandıracak şekilde yenide yapılandırılması gerektiğini vurgulamaktadır. Bunun için YZ teknolojilerinin üretim aşamalarında kullanılan matematik konuları verilmiştir. Bu temel konuların hangi öğretim düzeylerinde öğretilebileceği ile ilgili öneriler sunulmuştur.</p> <p>YZ araçlarının eğitim-öğretime entegrasyonu, bireysel öğrenme hızına uyum sağlayan kişiselleştirilmiş öğrenme gibi olanaklar sunmaktadır. Makalede, eğitimde kullanılan YZ tabanlı araçların sistem türü ve kullanıldığı alanlar sınıflandırılmıştır. Matematik eğitimi ölçeğinde daraltılarak YZ tabanlı araçların özellikleri, sunduğu imkanlar ve örnek YZ araçları ayrıca sunulmuştur. Araçların eğitim-öğretim sürecindeki katkıları detaylandırılmış ve mevcut geleneksel duruma etkileri tartışılmıştır.</p> <p>Yeni yüzyılda matematik eğitiminde YZ’nin rolü, küresel başarı örnekleri ile ele alınmıştır. Bu amaçla OECD ve UNESCO gibi uluslararası kuruluşların verilerinden faydalanılmıştır. Matematik ve YZ eğitimi üzerine yazılmış bilimsel makaleler, raporlar ve diğer akademik kaynaklar üzerinden kapsamlı bir analiz gerçekleştirilmiştir. Özellikle PISA değerlendirmelerinde matematik alanında yüksek başarı göstermeleri nedeniyle Singapur ve Çin uygulamaları detaylı incelenmiş, eğitim politikaları ve kullandıkları YZ teknolojileri değerlendirilmiştir. Ayrıca makalede Türkiye’de yürütülen YZ stratejileri eğitim bağlamında incelenerek öneriler sunulmuştur. Araştırmanın temel amacı, matematik eğitiminde YZ’nin rolünü daha iyi anlamak ve bu alandaki eksiklikleri belirleyerek strateji geliştiricilere yol göstermektir. Elde edilen bulgular betimsel analiz yöntemleri ile değerlendirilmiş ve sonuçlar ışığında öneriler sunulmuştur.</p>2024-12-30T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 2024 Çocuk ve Medeniyet Dergisihttps://cocukvemedeniyet.cocukvakfi.org.tr/index.php/CMD/article/view/328Bilim ve Sanat Merkezinde Sınıf Öğretmeni Olmak: Bir Durum Çalışması2024-06-04T13:54:04+00:00Deniz Görgülüdrdenizgorgulu@gmail.comTuğba Tetiktugbaheybeli@hotmail.comSebil Şenolsenolsebil@gmail.comZeynep Yılmaz Alkanzeynepyilmazalkan@gmail.comŞahika Ünlüsahikau@gmail.comÖzlem Okatanogencer15@hotmail.comEsra Altıntaş Yükselesraltintas@gmail.comGülcan Yalçın Durmuşgydurmus@gmail.com<p>Bu araştırmanın amacı, sınıf öğretmenlerinin Bilim ve Sanat Merkezlerindeki (BİLSEM) görevlerine ilişkin görüşlerinin belirlenmesidir. Nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması deseninde yürütülen bu araştırmada 2023-2024 eğitim-öğretim yılında BİLSEM’lerde görev yapan 43 sınıf öğretmeninin görüşlerine yer verilmiştir. Araştırmaya katılan sınıf öğretmenlerinin görüşleri metafor çalışması ve yarı yapılandırılmış görüşme formu yoluyla toplanmıştır. Çalışma için toplanan veriler içerik analiziyle incelenmiştir. Elde edilen bulgular çerçevesinde, araştırmaya katılan öğretmenlerin BİLSEM’de sınıf öğretmeni olmaya yönelik birbirinden farklı metaforlar oluşturdukları belirlenmiştir. Bu metaforların daha çok sınırlanma-zorlanma, yenilikçi öğretmen olma, mentor olma kategorilerinde toplandığı ortaya konmuştur. Diğer yandan öğretmenlerin BİLSEM’lerin olumlu yanlarına yönelik görüşlerinin bireysel/mesleki durumlar, öğretim faaliyetleri, öğrenci boyutu, okul iklimi ile ilişkili olduğu tespit edilmiştir. Buna karşın sınıf öğretmenlerinin çalışma saatleri, bireysel haklar, öğretim faaliyetleri ve okul iklimine yönelik olumsuzluklarla karşılaştıkları belirlenmiştir. Sınıf öğretmenlerinin ekonomi, eğitim, bireysel hakların korunması ve öğretim faaliyetleri ile ilgili önerilerinin olduğu ortaya konmuştur. Araştırma sonucunda BİLSEM’de çalışan sınıf öğretmenlerinin özlük haklarıyla ilgili yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi önerilmektedir.</p>2024-12-30T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 2024 Çocuk ve Medeniyet Dergisihttps://cocukvemedeniyet.cocukvakfi.org.tr/index.php/CMD/article/view/335Özel Yetenekli Birey Olarak Tanılanmanın Ortaöğretim Öğrencileri Üzerindeki Etkileri ve Bu Bireylerin Kariyer Planları2024-12-20T08:30:23+00:00Melih Burak Özdemirmlhbrk52@hotmail.com<p>Bu çalışmanın amacı, özel yetenekli birey olarak tanılanmanın ortaöğretim öğrencileri üzerindeki etkilerini ve bu bireylerin kariyer planlarını ortaya koymaktır. Çalışma, nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması olup, veriler içerik analizi yöntemiyle analiz edilmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu 2024-2025 eğitim-öğretim yılında Fen lisesine devam eden yirmi (20) özel yetenekli öğrenci oluşturmaktadır. Çalışmada veriler araştırmacı tarafından geliştirilen ve alanında uzman akademisyenlerin görüşleri alınarak son hali verilen yarı yapılandırılmış görüşme formuyla elde edilmiştir. Araştırma sonucunda öğrencilerin büyük çoğunluğu özel yetenekli birey olarak tanılanmanın kendileri üzerinde olumlu etkilerinin olduğunu ve çevrelerinden de olumlu geri dönütler aldıklarını ifade etmişlerdir. Eğitim ortamında karşılaştıkları güçlükleri ise; birden fazla kuruma devam etmenin yorgunluğu, daha fazla görev/sorumluluk ve ödev, yapamadığında hissedilen gerginlik vb. ifade etmişlerdir. Kariyer planları noktasında ise öğrencilerin büyük çoğunluğunun kendilerinden emin bir şekilde tek bir kariyer planı yaptıkları sonucuna ulaşılmıştır. Sonuç olarak özel yetenekli bireylerin çevrelerinden algıladıkları sosyal destek ne kadar anlamlı olursa, bu bireylerin psikolojik sağlamlılıklarının da o denli güçlü olacağı yorumunda bulunulabilir. Evde, okulda ya da sosyal çevrelerinde zengin uyarıcıların sunulması, bu bireylerin gelişimlerini destekleyici ve itici bir güç etkisi yaratabilir. Ayrıca, geleceğin inşası noktasında eğitimin fonksiyonları dikkate alındığında özel yetenekli bireylerin eğitimine olan özenin önemi de yadsınamaz.</p>2024-12-30T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 2024 Çocuk ve Medeniyet Dergisihttps://cocukvemedeniyet.cocukvakfi.org.tr/index.php/CMD/article/view/327Jean-Luc Nancy’nin “Tanrı, Adalet, Aşk, Güzellik Dört Küçük Konferans” Adlı Eserinin Çocuklar İçin Felsefe (P4C) Bağlamında İncelenmesi2024-11-12T08:59:13+00:00Ayten Ünalayten_nal@yahoo.com<p>Son yıllarda dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de felsefi düşünmenin önemi anlaşılmış ve bu alanda çeşitli çalışmalar başlatılmıştır. Eleştirel, analitik ve sorgulayıcı düşünme becerilerine sahip olmak için felsefeden yararlanılması ve bunun eğitimine de mümkün olan en erken yaşta başlanılması gerektiği düşüncesi pek çok araştırmacı tarafından kabul görmüştür. Bu doğrultuda çocuk felsefesi, çocuklarla felsefe ya da Çocuklar İçin Felsefe (P4C) isimleriyle farklı çalışmalar ortaya konmuştur. Çocuklarla felsefe eğitimi her ne kadar felsefi bir metoda sahip olsa da diğer alanlarla yakın ilişki içerisindedir. En çok ilişkili olduğu alan ise edebiyattır. Çünkü okuma-yazmayla ilişkili olarak masallar, hikâyeler, şiirler aracılığıyla Çocuklar İçin Felsefe çalışmaları yapılmaktadır. Felsefe ve edebiyat yoluyla kişi, metinlerin kavramsal analizini yaparak tartışmanın başlamasını sağlar. Bu durum Çocuklar İçin Felsefe çalışmalarında edebiyat ve felsefenin birbirini tamamlayan bir yapıya sahip olduğunu gösterir. Bu çalışmada da Jean-Luc Nancy tarafından yazılan “Tanrı, Adalet, Aşk, Güzellik Dört Küçük Konferans” adlı eser felsefi ve edebi yönden doküman analizi yöntemi kullanılarak incelenecektir.</p>2024-12-30T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 2024 Çocuk ve Medeniyet Dergisihttps://cocukvemedeniyet.cocukvakfi.org.tr/index.php/CMD/article/view/333Çocukluğun Tarihsel ve Toplumsal Arka Planı2024-09-08T13:42:32+00:00Selma Berktaşselmabrkts@hotmail.com<p>Çocuk, insanlığın devamını sağlayan ve onun en değerli halkasını oluşturan bir bireydir. On sekiz yaşına gelmemiş her birey çocuk olarak kabul görmektedir. Çocuk, tarih boyunca tüm kültürlerde önemli bir yere sahip olmuş ve sosyal açıdan her toplumda farklı şekillerde değerlendirilmiştir. Çocuk kavramı sadece biyolojik bir olgu olmanın ötesine geçerek, sosyokültürel bir bağlama taşınmış ve çocukluk kavramı da bu bağlamda yeniden şekillenmiştir. Özellikle sosyal bilimlerde çocukluk üzerine yapılan çalışmalar, 20. yüzyılın ortalarından sonra sosyoloji alanında kendine özgü bir araştırma alanı yaratmayı başarmıştır. Bu dönemde çocukluk hem toplumsal bir yapı olarak hem de kültürel bir fenomen olarak incelenmeye başlanmış, çocukların toplum içindeki rolü ve statüsü üzerine yeni teorik perspektifler geliştirilmiştir. Modern dönemde ortaya çıkan bu yeni alan çocuğun bir mülkiyet olarak görülmesinin önüne geçmiş ve onun toplumsal ve kültürel dünyanın merkezinde yer alan bir birey olarak değerlendirilmesini sağlamıştır. Bu yaklaşım çocukların yetişkinlerden ayrı bir konumda ele alınmasının gerektiğini vurgulamaktadır. Bu çalışmada her toplumun kendine özgü bir kültüre sahip olduğu gibi, çocukluğa bakış açısının da farklı olduğu vurgulanmıştır. Tarihsel süreçte çocuğun ve çocukluğun yeri zaman içinde değişmiş, sosyalizasyon sürecinde çocukluğu belirleyen faktörlerin yalnızca yaş ya da büyüme ile sınırlı olmadığı, bunun yerine bu faktörlerin daha çok sosyokültürel ve tarihsel bir boyutta ele alınması gerektiği ortaya çıkmıştır.</p>2024-12-30T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 2024 Çocuk ve Medeniyet Dergisihttps://cocukvemedeniyet.cocukvakfi.org.tr/index.php/CMD/article/view/343Künye Bilgileri2024-12-31T15:06:40+00:00Çocuk Vakfıcocukvakfi@hotmail.com<p>künye</p>2024-12-31T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 2024